Coşkun BOLAT Kimdir? |
Coşkun BOLAT, Kahramanmaraş ili Göksun ilçesi Gücüksu Köyünde 01.11.1950 yılında dünyaya geldi. |
İlkokulu Göksun İstiklal İlkokulunda okudu. |
Orta Okulu Göksun, Kahramanmaraş ve Elbistan’da okudu. |
Liseyi Elbistan Mükrimin Halil Lisesinde okuyarak 1968-1969 yaz döneminde 01.07.1969 tarihinde Elbistan Mükremin Halil Lisesinden mezun oldu. |
İstanbul’da dershanelere devam etti ve Adana’da İktisadi ve Ticari İlimler Akademisinde okurken Ankara’ya nakil yaptırarak Başkent İktisadi ve Ticari İlimler Yüksek Okulundan 1978 yılında mezun oldu. |
1975 Yılında Ankara Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsü Başkanlığında memuriyete başladı, sırasıyla; Reyhanlı Hatay Tekel Müdürü olarak görev yaptı. |
Reyhalı Tekel Müdürü olarak görev yaparken, 12 Eylül ihtilalinden sonra 1402 Sayılı Sıkıyönetim Kanunu gereği Gülşehir / Nevşehir Tekel Müdürü olarak sürgün edildi |
1989 yılında Hatay Tekel Başmüdür Yardımcılığı yaptı 01.09.1992 yılında Sivas Tekel Başmüdür olarak atandı. |
Konya ve Hatay Tekel Başmüdürlükleri görevini yürüttü. |
Bu görevlerde müfettişlerden ve mülki amirlerden birçok takdirnameler almıştır. |
Tekel’in Özelleştirmesi nedeniyle Sağlık Bakanlığı bünyesinde Araştırmacı görevine atanıp 2.11.2015 tarihinde emekli oldu. |
Lise hayatında güreşe başlayıp uzun yıllar Serbest ve karakucak güreşleri yaptı. |
Lisede okurken Liseler arası Türkiye Şampiyonalarına iştirak etti, yine Türkiye Karakucak Şampiyonasına iştirak etti. |
Adana’da Türkiye üniversiteler arası Türkiye Şampiyonasında sakatlık geçirerek aktif güreşi bırakarak Güreşçi yetiştirmeye çalıştı. |
Elbistan ve Göksun’da tamamen küllenmiş karakucak güreşlerin yine hemşerimiz güreşçi Bayram Böke ile birlikte birçok karakucak güreşleri düzenleyerek güreşlerin canlanmasına katkıları oldu. |
1975-1977 yıllarında Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsü Başkanlığında güreş takımı kurarak güreşçilere maddi imkânlar sağladı, yıllarca güreşçi yetişmesine çaba harcadı. |
2001- 2004 yıllarında Güreş Federasyonu Başkanı Osman Şansal döneminde Türk Güreşine Maddi ve Manevi Katkılarından dolayı kendisine “ Takdir Beratı” verilmiştir. |
Coşkun Bolat’ın güreşler konusunda birçok şiiri bulunmaktadır. Bu şiirler zaman zaman dergilerde, mahalli gazetelerde ve bazı televizyonlarda yayınlanmıştır. |
Coşkun Bolat’ın güreşler ile ilgili bir çok şiiri Muhtelif tarihlerde yapılan yağlı güreşlerin Tek Rumeli televizyonu canlı yayınları esnasında okunmuştur. |
Adana’da okuduğu dönemde Ülkü Ocakları Başkanlığı yaptı. |
Ankara’da okurken Ülkücü İşçiler Derneği Genel Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu. |
ŞAMPİYON MAHMUT DEMİR’E |
Ne söyleyip, desem paha biçemem, |
Namert elinden su bile içemem, |
Dostlar olmadan sılaya göçemem, |
Mahmut Demir’den asla vazgeçemem. |
Güreşe başladı toyda, düğünde, |
Nazar değmesin boy, posu yerinde, |
Yardıma yetişir hep dar gününde, |
Emsali yoktur bu vatan içinde. |
Gençlikte şahlanıp çıktı meydana, |
Peşrev çeker alkış yapılır ona, |
Şimdi başlar güreş kıran kırana, |
Çaldıkça çalıyor davulla, zurna. |
Soyunmuş vücuda giymiş kispeti, |
Hazreti Hamza’dan alır himmeti, |
Yurdumda yayılmış şanı, şöhreti, |
Mahmut Demir’in bilinsin kıymeti. |
Hasım ismini duyunca olur şok, |
Sanki bağrına saplanmıştır bir ok, |
Milletimde pehlivan ararsan çok, |
Türkoğlu bu kimseden korkusu yok. |
Kolunu tutar yan başı aşırır, |
Rakibinin feleğini şaşırır, |
Mahmut Demir dünya ile yarışır, |
Türk Bayrağını hep göndere taşır. |
Hasıma dalar, koç gibi vuruşur, |
Altına alınca sarmayı vurur, |
Rakibi yenip üstüne oturur, |
Bu yiğidin karşısında kim durur. |
Vatan sathında duyuluyor ünün, |
Bir efsane oldun gün senin günün, |
Tevazu içinde olmalı gönlün, |
Duam Allah’tan uzun olsun ömrün. |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
GÜREŞTİR SEVDİĞİM |
Çayırlarda kol bağlayıp güreşen, |
Kurtdereli gibi Arslan görünen, |
Kırk akıncından güreşte can veren, |
Atadan miras güreştir sevdiğim, |
Koçyiğit Köroğlu gibi yürekler, |
Dede Korkut’um törede cenk ister, |
Ak Şemseddin bize fethi müjdeler, |
Peygambere has güreştir sevdiğim. |
Yiğide Hazreti Hamza’dır destan, |
Milletim severek oldu Müslüman, |
Tarihlerde Türk’te çoktur kahraman, |
Şeyh Şamil’e öz kardeştir sevdiğim, |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
MEYDAN DİLE GELİR |
Yiğitler kispeti giyer süslenir, |
Cazgır manileri dizer seslenir, |
Ruhumuz hoşlanır hem de beslenir, |
Er meydanı canlanır dile gelir, |
Seyirci güreş özlemini çeker, |
Koçyiğitler bir birlerine çöker, |
Fırsatı bulan rakibini yener. |
Pehlivan kaderine boyun büker, |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
YİĞİTTE ARANMAZ |
Davul zurnalar güreşin süsü, |
Yiğitte aranmaz renkli gözlüsü, |
Esmer, sarışın değildir ölçüsü, |
Şimdi çalınsın Köroğlu türküsü, |
Gönül vermişim bir kere güreşe, |
Meydanda yensem, yenilirim düşe, |
Canlar kurban gamzedeki gülüşe, |
Rahmet ola pehlivandan ölmüşe, |
Göğüs çaprazına gir haydi savur, |
Dikkatli ol çangalı dengine vur, |
Hasımın oyun yaparsa muhkem dur, |
Haydi, Arslan’ım Rabbim seni korur, |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
GÜREŞ SÜNNET |
Güreş, hem edeptir, he mi de sünnet, |
Yapmaktasın Türk Milletine hizmet, |
Hiçbir zaman namerde etme minnet. |
Haklı olanın, hakkını teslim et, |
Kur’an’ın hükmünü unutma yiğit, |
Er meydanına helalleş sonra git. |
İçinde varsa yenilmek korkusu, |
Çıkma meydana, bu sözün doğrusu. |
Ey pehlivan, tembel olma haydi koş, |
Rakibinden artta kalma durma coş. |
El elden üstün yenilmeye alış, |
Pehlivan olmaksa muradın çalış. |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
HİMMET İSTE |
Dikkat et alta düşünce, |
O zaman üzülme derince, |
İşler çıkmaza girince, |
Pirimizden ülfet iste. |
Bütün oyunlar olmayınca, |
Yorulmaktan doğrulmayınca, |
Gönül zurnasız durmayınca, |
Pirimizden medet iste. |
Derman bitti beden hasta, |
Çalsın davullar, kulak seste, |
Ben güreşirken son nefeste, |
Pirimizden himmet iste. |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
NEREDESİN |
Düşümde ufukları duman bürümüş, |
Boz atlılar Göksun yoluna yürümüş, |
Yiğitler meydana sıralı dizilmiş, |
Gurbette içim yanar gelir misin sen. |
Bu yiğitlerin güreşleri sevilir, |
Rakibin danaları bile devirir, |
Alta düşme seni kündeyle çevirir, |
Hasretle içim kanar neredesin sen. |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
PİRLER AŞKINA VUR |
Kanma pehlivan öyle gevşek durur, |
Fırsatını bulunca tırpan vurur, |
Hasım uyanıksa kendini korur, |
Çayır, çimen onlara döşek olur, |
Analar nice yiğitler doğurur, |
Türk oğlunda pehlivanlık bulunur, |
Haydi, durma oyununu iyi kur, |
Vur el enseyi, pirler aşkına vur, |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
HACI SOYER |
Afşin derken içime hüzün girer, |
Rahmete göçtü, gitti Hacı Soyer, |
İnsanlık, mertlikte hep önde gider, |
Geldi deldi geçti hey gidi günler. |
Pehlivan her zaman böyle kalaman, |
Gideceğin yere bazen varaman, |
Ömür bitip, geçip gidiyor zaman, |
Soyer, güreşte olmuştu kahraman. |
Hastalık sana taktı iyi çengel, |
İster alta düş istersen üste gel, |
Tutuyor her yerinden görünmez el, |
Çiçeği burnundayken geldi ecel. |
Galibiyeti kolayca bulaman, |
Gelen hastalık senden daha yaman, |
Her ne kadar dilersen dile aman, |
Ömrünü bu kadar yazmış Yaradan. |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
GÜREŞİN HASI |
Pehlivanın kispettir örtüsü, |
Cazgır manilerle verir süsü, |
Yiğidin er meydanı ölçüsü, |
Vur davulcu Köroğlu türküsü. |
Yenilirsen bile hiç üzülme, |
Çok çalış dolacaktır bu çile, |
Gün gelince sende yeneceksin, |
Hem de rakibini ezeceksin. |
Dönüşü yok yaptığın hatanın, |
Oyununu iyi kur amanın, |
Fırsatı gelince o zamanın, |
Elbet madalyalar alacaksın. |
Yenilen alır tarağı tası, |
Son bulur güreşte iddiası, |
Finalde olur oyunun ası, |
Şimdi başlar güreşin en hası. |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
GÜREŞ |
Güreş Türk’ün işlediği bir kurgu, |
Davul, zurna sesi verir hoş duygu, |
Kırkpınar’ın benzeri yoktur olgu, |
Yenilene sorulmamalı sorgu, |
Yiğitler çayırda boy boya durdu, |
Analar nice yiğitler doğurdu, |
Cazgırlar, Türk güreşiyle var oldu, |
Salavatla pehlivanları sundu, |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
YAŞAR DOĞU |
Maşallah Selvi gibi uzun boyu, |
Koç yiğit sıkınca çıkarır suyu, |
Güreşle başlatıldı kutsal toyu, |
Dünya’da tarih yazmıştır Türk soyu, |
Cazgır yiğidi maniyle ad’lanır, |
Yaşar Doğu’nun ahlâkı anılır, |
Er meydanında Arslanlar haykırır, |
Türk elleri yanar, gözyaşım kanlanır, |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
KIRKPINAR’IN TADI |
Yiğit olan hasıma kucak açar, |
Pehlivan yorulunca kalır naçar, |
Kırkpınar’da yenen coşarak koşar, |
Seyircinin gönlüne neşe saçar, |
Kırkpınar’ın doyulmuyor tadına, |
Yiğitler can verir vatan uğruna, |
Koç gibi vuruşur güreş adına, |
Pehlivanlar kurban Türk Bayrağına, |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
ADALI’DAN SELAM |
Pehlivan yeter artık kalk alttan, |
Aklın karıştı hasmın oyunundan, |
Nice yiğitler çıktı Anadolu’dan, |
Size selam getirdim Adalı’dan, |
İşte yiğit bunlardır denilecek, |
Seyirci hayranlıkla izleyecek, |
Haydi, görelim kim kimi geçecek, |
Size derman versin yüce Yaradan, |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |
PEHLİVANIN KORKUSU |
Öfke şahlandı, yiğitler kükredi, |
Hasım birbirini yedi bitirdi, |
Pehlivan daima olur efendi, |
Gönlünden silinsin yenilmek derdi, |
Sabırdır pehlivanın tek korkusu, |
Davullar çalar Selanik havası, |
Yiğitten silinmez gönül yarası, |
Sevda galip gelir oldum olası. |
Aman ha bitmesin gücün kuvvetin, |
Arslan gibi daha güreşeceksin, |
Güreşte adı olmasın rüşvetin, |
Mevla’m sizi nazardan esirgesin. |
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ |